Günümüzde şirketler, kamu kurum ve kuruluşlarına baktığımız zaman artık tüm kurumlar teknoloji odaklı işletme yöntemleri ve uygulamaları üzerinden planlama yapıyor.
Bu planlama ise sürdürülebilir sistemleri kurmayı ve onları güvenli tutmayı gerektiriyor.
Bununla birlikte sitemlere ayrılan bütçeler ne kadar doğru yönetiliyor ya da gerçekten kurumların o nitelikte bir yapıyı o bütçelerde sunmaya ihtiyacı var mı? Bunların her biri kurum içerisinde uzmanlar tarafından yürütülen çalışmalar ile ortaya çıkabiliyor. Yapılan detaylı analizler sayesinde veritabanı seçimi, kullanıcı ve sunucu işletim sistemleri, kullanılan uygulamaların altyapısı ve gereklilikleri belirleniyor ve bir yol haritası ile tercihler yapabilmemizi sağlayabiliyor.
Peki açık kaynak sistemler bunun neresinde?
Açık kaynak kodlu sistemlere sahip olmak “güvenlidir”. Arka planda başkaları için çalışan sistemlerin olmadığından emin olabilirsiniz ve kaynak kodları incelemeniz için bir engel yoktur. “Geliştirilebilirdir”, kaynak kodu açık olması sebebi ile hem topluluk tarafından hem kurum içerisinde oluşturulan ekipler tarafından geliştirme ve entegrasyon çalışmaları yapılabilir. Açık kaynak kodlu sistemler içerisinde GNU Genel Kamu Lisansına sahip ürünlerin kullanımında hiçbir “lisans maliyeti olmaksızın” kullanım hakkına sahip olursunuz. Uygulamaların açık kaynak kodlu olması sebebiyle özgürsünüzdür geliştirilmesini istediğiniz ürünü, istediğiniz firma ile yapabilirsiniz.